Ben Resulü Seviyorum demek ! / Köşe Yazısı - Nevzat YİĞİT

13.05.2015 19:00:57
Nevzat YİĞİT

Nevzat YİĞİT

“Muhammed’den muhabbet oldu hâsıl

/Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl”,

 Kur’an da  Peygamberde sizin için güzel örnekler vardır . Resulullah ;Ben güzel Ahlakı tamamlamak için gönderildim .Peygamberimiz nasıl biriydi diye soranlara Aişe anamız  ise  onun ahlakı kur’andı.  O  ete kemiğe bürünen ve yürüyen kur’andı diyordu.Öyle ise bizler Kur’an-ı ve Peygamberi rehber almalı  hayatımızın her alanında  önce kendimizden başlayarak, ailemizden, komşularımızdan, çevremizden, ülkemizden ve dünyadaki her şeyden sorumlu olduğumuzu unutmamalıyız.

Kenar-ı Dicle’de bir kurt kapsa koyunu, Gelir de adl-i ilâhi Ömer’den sorar onu!
diyen bir medeniyetin mensuplarıyız.

Kutlu doğum haftalarına haps ederek peygamberi anmak ona yapılacak en büyük haksızlıktır. Onu anarken onu anlamaya öğrenmeye  ve  örnek şahsiyetini hayatımıza tatbik etmeye çalışmalıyız.

Oysa “Anmak” değeri tarihe hapsetmektir, “Anlamak” ise değeri bugüne , buraya ve yarına  taşımaktır.

Anmak resulün yüzüne hayran olmaktır, oysa anlamak sadece yüreğine hayran olmaktır.

Anmak yüzüne gülmektir, ama anlamak yüreğine gülmektir tüm içtenliğinle.

Ben Resulü Seviyorum demek büyük bir iddiadır.

Çünkü Sevgi gönül dilinden anlamak demektir. Beni örtün ,beni örtün diyen Nebiye yol arkadaşı sırdaşı .Yemin ederim ki Allah seni hiçbir zaman utandırmaz. Sen akrabalarını gözetirsin, her zaman doğruyu söylersin. İhtiyacı olana yardım eder, fakiri doyurur, misafirini en iyi şekilde ağırlarsın. Hep haklıların yanında yer alır, onlara yardımcı olursun. Diyen Hatice Misali.

Çünkü sevgi bedel ister :Bütün sevdiklerini,annesini ,babasını ,dünya servetini elinin tersiyle iten peygambere en çok benzeyen ve hayatının baharında uhutta şehit olurken kefeni bile yetmeyen  Mus’ab misali.

Peygambere kavuşmak için Köle pazarında satılmayı göze almaktır Salman-ı Farisi gibi.

Sevgi katlanmak ister : Tüm sevdiklerini geride bırakarak  Doğduğu toprakları terk eden muhacir ve onlara gönül kapısını ve evini açan ensar gibi.

Sevgi Sabır ister. Kızgın çöllerde kırbaçlar altında işkence gören ve Allah birdir diyen Bilal-i Habeş  gibi.

Sevgi teslimiyet ve samimiyet ister.İsmail’ini kurban eden İbrahim gibi.

Resullullah  Mute savaşına katılacak olanlara ; Bayrağı önce Zeyd bin Harise alsın,ondan sonra Caffer-i Tayyar alsın,ondan sonra Abdullah bin Revah-a alsın ,ondan sonra aranızda birini seçin diyen  Şehit olacaklarını  ifade ederken “ Cihaddan bir an olsun tereddüt etmeyenler misali.

Sakın açıktan bağırma yoksa müşrikler sana zarar verir  demesine karşın Meydanda bağırarak Müslümanlığını ilan eden,dövüldükten sonra tekrar kalkarak bağıran   Ebazer gibi.

Tıpkı, “Artık seni nefsimden de çok seviyorum” diyen ve bunu haybeden söylemeyip ta yüreğine sindiren, bu sayede Nebinin “Kardeşcik, bana da dua et e mi?” diye dua istediği biri olan Hz. Ömer gibi

Sevgi katıksız inanmak ister. Senin dostun miraca çıktığını söylüyor ? Sen ne dersin diye sorduklarında ise  : Dostum bunu  söylüyorsa doğru söylüyor.diyen Hz. Ebubekir gibi.

Sevgi karşılıksız bedel ister. Mekke’ye hicret ederken onu öldürmeye gelenlere karşı  gözünü kırpmadan yatağına yatan Ali gibi.

Bütün savaşlarda ordunun ihtiyaçlarını gideren,orduyu  donatan haya timsali  Hz.Osman gibi.

Allah yolunda cihat edenlere yardım ederken malının yarısını bağışlayan Hz.Ömer bu sefer Ebubekiri geçtim diye sevinirken ya Ebubekir sen ne verdin diye soran peygambere “Ben malımın hepsini verdim.Peki  geride ne bıraktın diye sorduğunda  ise :Onlara Allah ve Resulünü bıraktım yetmez mi diyen Hz. Ebubekir gibi .

Asılmaya götürülürken, yolda Ebu Süfyanla karşılaşır ve  Ebu Süfyan ona sorar: “Şu anda senin yerinde onun (Hz. Peygamber) olup; asılmasını, senin de ailenin yanında olmanı ister miydin?” der: “Değil onun asılması, ayağına diken batmasına dahi gönlüm razı olmaz”  diyen Zeyd gibi.Kısacası sevgi bedel ister. Hem de karşılıksız ve pazarlıksız.İşte o zaman “En sevgiliye selam olsun!” nidasında bulunabiliriz. İşte o zaman “onlar benim kardeşlerimdir, onlar beni görmedikleri halde bana iman ederler!” müjdesine ulaşabiliriz.

 İşte o zaman Rahman’ın:

“Ey, Rabbine itaat edip huzura eren nefis! Gir kullarımın arasına! Gir cennetime!”diye buyurduğu kullarının arasına girebiliriz.. Allah hepimizi Rahmanın razı olduğu kullarından eylesin.  Kutlu doğumunuz mübarek olsun.


 

Bu yazı toplam 2884 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ


Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Sincik Gündem | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.